Sade, bir siyah elbiseyi herhangi bir taş işleme veya sim kullanmadan nasıl parıltılı, beyaz bir tuvalete dönüştürürsünüz? Tabi ki onu Ölü Deniz’e atarak.
Beyaza dönüşen siyah elbise, İsrailli sanatçı Sigalit Landau’nun bir projesi. Sanatçı Tuz Gelin isimli projesi için Ölü Deniz’in tuzlu sularına siyah bir elbise bıraktı. Elbiseyi suyun içinde iki ay bırakan Landau iki haftada bir de elbisenin fotoğraflarını çekerek oluşumun seyrini görüntüledi. Basit, siyah bir giysiden ibaret olan elbise iki ayın sonunda tuz kristalleriyle kaplı bir sanat eserine dönüştü.
Elbise suyun altında beklediği sırada kumaşın üzerinde tuz kristalleri oluştu ve bu kristaller elbiseyi parıldayan bir tuz tabakasıyla kaplayarak kaya gibi sert bir hale getirdi.
BEYAZA DÖNÜŞEN SİYAH ELBİSE BİR TİYATRO OYUNUNDAN İLHAM ALMIŞ
Projeye ilham veren Dibbuk adlı İbranice bir tiyatro oyunu. Projede kullanılan geleneksel Hasidik elbise ise oyunun kadın baş karakteri olan genç gelin Leah tarafından giyilen elbisenin bir kopyası.
Oyunda Leah’nın Dibbuk tarafından ele geçirilmesi ve ardından ruh çıkarma ayiniyle kurtarılması anlatılıyor.
Landau’nun hikayeye getirdiği sanatsal yorumda elbise, ölüm ve delilikle ilişkilendirilen bir simgeden Ölü Deniz’in karanlık derinliklerinde yaratılmış bir gelinliğe dönüşüyor.
Landau’nun Ölü Denizi seçmesi de kişisel nedenlere dayanıyor.
Sanatçı denizin kuzey tarafını gören bir tepede büyümüş ve denizin yoğun tuzlu sularını daha önce de sanatında kullanmış.
Suda daha önce de videolar çeken ve objelerin tuz kristalleriyle kaplanmasını sağlayarak onlardan tuz heykelleri yaratan Landau, Ölü Deniz’in bir tür sihre sahip olduğunu söylüyor.
İşte beyaza dönüşen siyah elbisenin dönüşüm hikayesi.
Elbisenin tuzla gerçekleşen dönüşümünü belgeleyen fotoğraflar 3 Eylül’e kadar Londra’daki Marlborough Modern‘de sergilenecek.